In life, unlike chess, the game continues after checkmate.

(Hayatta, satrancın aksine, oyun şah-mattan sonra da devam eder.)

14 Mart 2017 Salı

Bencil/ilikler


      Kadın bencildi. kadın söndürdü sigarasını.  en güzel maskesini takındı kadın. kadın işte, bal gibi kadın. süt gibi kadın. zeytin gibi kadın. 

Kadın bir defter karıştırdı aklında. aradığını buldu. biraz düşündü düşünmesine; ama pek mühim değil. iki kere buzdolabının kapağını açıp kapattı. derin nefes aldı. sevdiği adamın resmine baktı. 

Kadın inat. kadın bir sigara daha yaktı. maskesini çıkardı. ı ıh, geri taktı. takılı kalmalıydı. şimdi hakiki bir rehber önündeki. numaraları çevirdi. 

+cevap vereceksin bana...!

-pardon, neyin cevabını....?

+beni sevdin, amenna. hâlâ seviyor musun, onun cevabını...!

-ne diyorsun sen allah aşkına...?

+yani şimdi karşına geçip elli takla atmalıyım....? en insancıl tavrımı takınıp, seni önce suçlu hissettirip "of bu kadını nasıl da elimden kaçırdım" kıvamına getirmemi mi bekliyorsun benden...? bunu da yapabilirim. çok güzel yaparım üstelik de. sadece senden öç almak için yapabilirim bunu. farkettirmeden işlerim sana beni hâlâ sevdiğini; ama istediğim bu değil. söyle şimdi beni seviyor musun....?

-dediklerinden hiçbir şey anlamıyorum. 



Adam bal gibi, süt gibi, zeytin gibi anlıyordu; çünkü kadın bal gibi, süt gibi, zeytin gibi anlatıyordu olanı biteni. bencildi. sıkılmış ve bencildi. istendiğini, kendisi için hayıflanıldığını bilmek istiyordu. adam korkaktı ama. cesaret yoktu adamda. bir "sevdicek" cesaretine sahip değildi hiç, olamamıştı da. o yüzden tüm ipler kopana kadar durmuştu kadın. kadın bencildi hani. sevilme bencili. telefonda bir sigara daha yaktı. adam "içme şunu" dedi. kadın "sana ne" diye çıkıştı. 

Susuyorlar. ben dinledim ikisini de, susuyorlar onlar. adam korkak. karanlık korkağı. hep öyle yaptı. kadının hiçbir şeyi, kendisine sahiplenmesine izin vermedi. uzakta hep birçok anlamlı şeyler çıkardı cebinden. kadın bir türlü gerçek olanı bilemedi. "sevdim" değildi aradığı. vıcık vıcık bir bencillikle "seviyorum" du. 

Kadın onu severken adam bırakıp gitti diye sırf, şimdi kadın seviyorken başkasını. onun "seni seviyorum işte" demesini istedi. bencil ilikleri istedi bunu, bencil irisi, bencil al ve akyuvarları.

"se" diye başladığında adam, kadın telefonu kapattı. maskesini çıkardı. kültablasında yanarak bitmiş sigarasına baktı, dağınık aklının mimarisi odaya baktı. bir de buzdolabının üstündeki sevdiği adamın resmine baktı. 

Bu adamı seviyorduysa, hayatında böyle karışıklıklara yer yoktu. diğer adamın sevgisini bilmeye hele hele hiç. yok diğer adamı seviyorduysa kendince, adam korkağın tekiydi. ne bekliyordu ondan...? kelimelerinde bile korkak birinden ne bekleyebilirdi hayatın tam ortasında...? koca bir hiç. 

Kadın kadındı. kadın karıştı. kadın çözüldü. kadın işaret ile orta parmağındaki sarılığa yeni bir sigara yerleştirdi. ağzına gelen tadı beğenmedi, söndürdü. bencil ilikleri, bencil irisi, bencil al ve akyuvarları savaşı kaybettiler.

Sevmek, korkaklıkla, zaman aşımıyla, beceriksizlikle uzlaşmıyordu. sevmek "tut" kadar kısa ve keskindi muhteviyatındaki tüm yumuşaklığa rağmen. 

Bal kadın, süt kadın, zeytin kadın...karar verdi. artık bencil değildi.
4. CTRL+F yardımıyla

4 yorum:

  1. Meraba :)ilk defa gördüm sizi :) hemende takibe aldim.Cok güzel bir yaziydi anlamına bayildim :)

    YanıtlaSil
  2. https://youtu.be/Bj5ZkCdEH38

    YanıtlaSil
  3. https://youtu.be/UKTsxXOKUw0

    YanıtlaSil
  4. https://youtu.be/A7Blr6c8Kf0

    YanıtlaSil